Umutsuz Aşk: Bubblegirl mü, Club Penguin mi?

Gönderen Adsız

G Billy hafifçe gülümsemişti. Bu mektuptan kimseye bahsetmedi. Bu sayede kimse Franky'nin gittiğini bilmeyecekti. Çünkü öldüğünü bileceklerdi. G Billy artık ondan kurtulmuştu. Cadence ona kalmıştı. Ha bu arada G Billy Cadence'in doktor kılığına girdiğini biliyordu. Onun kimliğini çok yakında bulacaktı. Ve sonsuza dek onunla birlikte mutlu olacaklardı. G Billy notu masanın üzerinde bırakıp hemen Penguen Hastanesin'in Morg'una girip gizlice bir sarı penguen kaçırır. Sonrakimse görmeden eve gelir ve cesedi güzelce yere serer. Sonra Franky'ye benzetir. Biraz sonra hemen Diğer grup arkadaşlarının yanına koşar. Yani Stompin Bob ve Petey K'ye. Olara durumu anlatır. Onlarda hiçbir şey bilmeden bunlara inanırlar. Sonra G Billy'nin aklına not gelir. Birden notu masada uuttuğu aklına gelir. Sonra Petey K ve Stompin Bob O yerdeki sarı cesedi alıp götürürler. G Billy de arkasını döner ve notu aramaya başlar. Ama bir türlü bulamaz. Masanın her tarafını arar. Ama bulamaz. Sonra şöyle der:
- Ben bittim! Eğer Franky'nin ölmediğini birisi öğrenirse yanarım ben! Offff!

Cesedi gömdükten sonra herkes üzgünce evlerine dağalır. Ama en çok üzülen Petey K'dir. Franky olmadan Penguin Band nasıl yaşardı? Nasıl? Nasıl?
Takıma hemen birilerini almalılardı. Petey K, G Billy'nin evine sabah toplantı yapacaklarını haber vermeye gitti. Birden G Billy'nin seslerini duydu. G Billy şöyle diyordu:
- Seni çok seviyordum! Neden bıraktın beni! Neden? Neden?
İlk önce Petey K önemsemedi. Franky için kouşuyor sandı. Sonra pencereden bakınca elinde Cadence'in resmini gördü. O yapmış olamazdı. Cadence yüzünden Franky'yi öldürmüş olamazdı! Yapamazdı bunu! Sonra Petey K hemen evine koştu. Öyle hızlı koşuyordu ki koşarken Rookie'ye çarptığını görmemişti bile. Hemen kapıyı kapatıp içeri girdi ve ağlamaya başladı. Sonra Stompi Bob odasından geldi ve:
- Gecenin bu saatinde ne yapıyorsun orada? Yoksa dışarıda mıydın?
Petey K ağlamaktan şişmiş gözleriyle Stompin Bob'a baktı. Stompin Bob çok şaşırdı. Onu bu kadar ağlatacak şey ne olabilirdi ki? Bu kadar ağlatacak... Sonra Stompin Bob, Petey K'yı alıp yatağına götürdü ve sonra derin bir uykuya daldı. Sonra şöyle düşüncelere daldı:
- O gece orada onu gördüğümde sanki dünyada en çok sevdiğim şeyi yok eden hayattan silen kişiyi benim de onu silesim gelmişti. Ama olamazdı! Ben yapamazdım. Ben onun gibi değildim. Onlar gibi kötü olamazdım. Ama artık her şeyin farkındayım. Bir şeyler yapmalıyım! Yoksa Franky'nin en iyi arkadaşı sayılmam. Yarın saba erkenden grubtan ayrılacağım. Bu grubda daha fazla duramam. Franky'nin intikamını almalıyım ondan! Artık normal bir penguen olarak değişik bir isimle hayatıma devam etmeliyim...
Ertesi sabah Franky düşünür taşınır ve bir karar alır. Buralarda tek başıma böyle yaşayamazdı. Bu yüzden ismini değiştirerek diğer penguenlerin arasına katılacaktı. Şimdi kendini hazırlamış geri dönüyordu. Ama arkadan sesler geliyordu:
- İmdat! Kurtarın beni! Lütfen! Kimse yok mu?
Sonra Franky arkasını bir döner ve Bubblegirl'ü yamyam penguenlerin elinde görür. Bubblegirl kendisini kurtarmasını ister. Franky şu anda onu kurtarırsa şehirde onu rahat bırakır mıydıki? Biraz düşünmeliydi. Onu kurtarırsa belki hayatı değişebilirdi. Sonra içinden şöyle der:
- Ne yapmalıyım?

Devam Edecek...

4 yorum:

  1. beğenmedin mi? sonu bence de biraz garip oldu :D

    YanıtlaSil
  2. yoo düşünceliyimmmm

    YanıtlaSil
  3. Bence güzel de yamyam penguen kısmı uymamış yengeç istilası hırsız felan yani daha mantıklı olmaz mıydı? :)

    YanıtlaSil