Antarctic Yard: Seri Katil-4 (Bir EPF Macerası)

Gönderen Adsız

“Şurdan beni takip edin.” Fd Pengu ve Candano doktoru takip etmeye başladılar. Daha önce buraya hiç gelmemişlerdi. Çok garipti ve havada baya bir ilaç kokusu vardı.
Bir kapıdan geçtiler. Etrafta birbirinin aynısı demir kapılar vardı. Ordan da bir yere girdiler. Deliklerin içinde tutulan cesetler olmalıydı. Penguen bir cesedi çekti.
“İşte bu. İsmi Messennie’miş. EPF ajanı. 300 günlük. Çok yazık.”
Doktor üzüntüyle başını salladı. “Otopsisi yapılmadıysa ben de yapabilirim.”
Fd Pengu ve Candano birbirlerine baktılar. Fd Pengu “İkinci kez emin olmakta fayda var.” Diye fısıldadı ve doktora otopsinin yapılmasını söyledi. Bu sırada Fd Pengu cesedin kolunda bir morluk gördü.
****
Mavipengu1 ve Ozieeboo Rookie’yi takip ettiler. Rookie onları dev ekranların olduğu izleme bölümüne götürdü. “İşte burası. Hala aynı cinayetle mi uğraşıyorsunuz?”
Mavipengu1 başını salladı. “Evet, hiç bitmiyor!”
Rookie üzüntülü bir sesle başını salladı. “Bitseydi de keşke, benim teknemi kimin kullandığıyla ilgili bir olayı da çözseydiniz. Benzin çok pahalı oluyor!”
Ozieeboo’nun dikkati konuşmaya çevrilmişti. “Ne? Ne olmuş? Anlatsana!”
Rookie konuşmaya başladı. “Teknem normalde her zaman kirlidir. Bugün geldiğimde tertemizdi ve benzinin de azaldığını gördüm. Benim teknem sızdırmaz? Birisi kullanmış ve sonra temizlemiş olmalı.”
Ozieeboo Mavipengu1’e bakarak “Sanırım ekibe bir ipucu daha bulduğumuzu söylemenin tam zamanı!”
***
Sphenis, Newsummer ve Feudypt ile birlikte olay yerinin altını üstüne getirdiler. Ama o kan birkintisinden başka ipucu yoktu.
Hep birlikte kızın arkadaşlarıyla konuşmaya gittiler. İlginçti, ama kızın sadece 1 arkadaşı vardı. O da çok acayip bir tipti.
“Ah, evet. Pek konuşmayız, ama arkadaş gibiyiz.”
Newsummer sert bir ses tonuyla “Son zamanlarda onda bir farklılık hissettin mi?”
“O hep gariptir. Yani bana göre.” Penguen gülümsedi.
Feudypt’in aklına bir şey gelmişti. Aniden “Öldüğünü bilmiyor musun!” diye çıkıştı.
“ÖLDÜ MÜ? NEDEN? NE ZAMAN?”
Sphenis yatıştırıcı bir ses tonuyla “Neden geldiğimizi sanıyorsun?”
“Ah, şey… Siz dedektif misiniz?”
“EVET!”
“Afedersiniz…”
Newsummer hoşnutsuz bir tavırla igloonun içinde göz gezdirmeye başladı.
Sonra nedense birden “Gelin gidelim, bir şey bilmiyor.”
Dışarı çıktılar. “Bence Egeycl ile de konuşmalıyız.” Dedi Feudypt.
Lighthouse’a doğru yürümeye başladılar. İçerisi karanlıktı. Newsummer ışığı aramaya başladı. Ama elektrikler kesikti.
Sphenis birden bir su birikintisine basmakta olduğunu hissetti. “Sanırım su basmış burayı.”
Feudypt kapıyı açtı. Batmak üzere olan güneşe rağmen, hepsi olayı seçebildiler. Sphenis’in ayağına kan bulaşmıştı. Feudypt onu ilk seçen kişi olmuştu. Ve bir çığlık attı.
Egeycl yerde yatıyordu.
Bir şey söylemeye çalışıyordu. Ama yapamıyordu. “Dinleyin beni!” dercesine elini Newsummer’a doğru uzattı. Ama bir süre sonra kolu hareketsiz olarak yanına düştü.

1 yorum: