Yazar Ol!

Gönderen Mavipengu1


21 yorum:

  1. BAŞLANGIÇ

    Puffle Handler, saat 06:00'da kalktı. Ajan telefonunu almak için uzanırken, gözüne ilginç bir şey çarptı. Ama sonra ilginç olmadığını fark etti, sadece birkaç fotoğraftı. Ama neden bunları daha önce görmemişti? Biraz geç kaldığını fark etti ve fotoğrafları cebince koydu.

    YanıtlaSil
  2. 1. BÖLÜM

    Geldiğinde Gary puffle'larla uğraşmaya çalışıyordu. Turuncu puffle'lar orasını burasını ısırıyordu. Yeşil puffle'lar topları Gary'ye atıyordu ve diğer puffle'lar da kendi özelliklerine göre yaramazlıklar yapıyordu. Puffle Handler geç kalmadan hemen düdüğünü çaldı, puffle'lar hemen önüne dizildi. "Ben size Gary'yi zor durumda bırakmayın dememiş miyidm?! Ceza olarak oyun saatinde oyuncaklarınızdan sadece 1 tane alacaksınız!" Sonra puffle'lara ne yapacaklarini söylemeye başladı.

    YanıtlaSil
  3. 2. BÖLÜM

    Oyun saati geldiğinde Puffle Handler fotoğraflara bakmaya karar verdi. Oyun saati gelince her bir puffle'a birer oyuncak dağıttı. Sonra da cebinden fotoğraflarını çıkradı. Kahverengi bir penguen, saçları kahverengi, çilleri vardı. Mavi bir puffle'a sarılıyordu. Altında da: "Jane ve Kurabiye" yazıyordu. Sonra hatırladı, bu puffle'ı Kurabiye ve kendisi idi. Onun öldüğünü hatırladı ama o nasıl öldüğünü anlamamıştı. Ice Fishing için onu eve bırakmıştı, ama kapıyı kilitlemediği de aklından çıkmamıştı. İçinde bir dedektiflik hisi ürperdi.

    YanıtlaSil
  4. Bölüm 1

    Bir camın içindeydi. Dışarı çıkamıyordu ve hareket bile edemiyordu. Dışarıdan sesler geliyordu. Aslında rahattı. O sırada bir çığlık duydu. Bir anda etrafı ateş ile kaplandı! Çığlık atmaya çalıştı ama sesi çıkmıyordu. O sırada ateşlerin arasından ona doğru koşan bir siulet gördü ve uyandı. Aniden yatağından fırlayan Tanith kan ter içindeydi. Bir an etrafını tanımlayamadı. Ardından annesinin sesinden ve o bozuk saatin acı çeken tıkırtılarından kendi igloosunda olduğunu anladı. Rahatladı ama ayak bileğinde bir acı hissetti. Hafif bir yanma. Bileğine baktı. Bir dolunay şekli! Olamaz! Aşağıya , annesine yani Koruyucusuna koştu.
    -Anne , yani Mary 1 Numara!
    Gözlerinden yaşlar boşanıyordu.
    Mary
    -Olamaz...
    O sırada bilgisayara bir mesaj geldi:
    9 , 8'E DÜŞTÜ SİZLER ORADA MISINIZ?
    Lanet olsun!
    Bu iki numaraydı ve en büyük yanlışı yapmıştı. Şimdi yerini bulacaklardı. O sırada ikinci yanma hissi.
    Tanith bağırdı:
    -Cevap vermediler değil mi?! Ya Üç Numara?!
    Mary bilgisayara gitti ve rahat bir iç çekti:
    -Üç numara cevap vermemiş.
    Tanith:
    -Yani 9 , 7'ye düştü. Ve bana , bana 1 kişi kaldı.
    Boş boş duvara bakıyordu.
    Mary;
    -Merak etme 3 Numara güvende.
    Tanith;
    -Nasıl yani?
    Mary;
    -En güçlü koruyucularımızdan biri yanında. Hem o Cadence. En güvenli kişiliği seçti.
    Tanith;
    - Dur bir dakika... NE?! Cadence bir Kopya mı?!

    Tanith bir Kopya. Önceden Gary ve bir grup bilim adamının yaptığı üstün bir penguen. Çita kadar hızlı koşabiliyor ve birkaç metre uzakta konuşulanları odaklanarak rahatça duyabiliyor. Üstün beyin güçleriyle o ve geriye kalan 7 kişi her spor dalında mükemmel ve hükümet onları avlıyor...

    O sırada kapı deli gibi yumruklanmaya başladı. Mary , Tanith'e saklanmasını ve eline en yakın bulduğu silahı almasını söyledi. Tanith'in eline ilk geçen bir süpürgeydi. Mary kapıyı açtı ve Cadence içeri daldı. Tanith olduğu yerden fırladı ve yanında gitti.Mary kapıyı hızla kapattı ve Cadence'ın yanına geldi.

    Cadence'ın gözlerinden yaşlar boşanıyordu.
    - Annabeth en yakında sizlerin olduğunu söylemişti. Peşimdeler ve Annabeth , o öldü...

    YanıtlaSil
  5. Bölüm 1

    Bir camın içindeydi. Dışarı çıkamıyordu ve hareket bile edemiyordu. Dışarıdan sesler geliyordu. Aslında rahattı. O sırada bir çığlık duydu. Bir anda etrafı ateş ile kaplandı! Çığlık atmaya çalıştı ama sesi çıkmıyordu. O sırada ateşlerin arasından ona doğru koşan bir siulet gördü ve uyandı. Aniden yatağından fırlayan Tanith kan ter içindeydi. Bir an etrafını tanımlayamadı. Ardından annesinin sesinden ve o bozuk saatin acı çeken tıkırtılarından kendi igloosunda olduğunu anladı. Rahatladı ama ayak bileğinde bir acı hissetti. Hafif bir yanma. Bileğine baktı. Bir dolunay şekli! Olamaz! Aşağıya , annesine yani Koruyucusuna koştu.
    -Anne , yani Mary 1 Numara!
    Gözlerinden yaşlar boşanıyordu.
    Mary
    -Olamaz...
    O sırada bilgisayara bir mesaj geldi:
    9 , 8'E DÜŞTÜ SİZLER ORADA MISINIZ?
    Lanet olsun!
    Bu iki numaraydı ve en büyük yanlışı yapmıştı. Şimdi yerini bulacaklardı. O sırada ikinci yanma hissi.
    Tanith bağırdı:
    -Cevap vermediler değil mi?! Ya Üç Numara?!
    Mary bilgisayara gitti ve rahat bir iç çekti:
    -Üç numara cevap vermemiş.
    Tanith:
    -Yani 9 , 7'ye düştü. Ve bana , bana 1 kişi kaldı.
    Boş boş duvara bakıyordu.
    Mary;
    -Merak etme 3 Numara güvende.
    Tanith;
    -Nasıl yani?
    Mary;
    -En güçlü koruyucularımızdan biri yanında. Hem o Cadence. En güvenli kişiliği seçti.
    Tanith;
    - Dur bir dakika... NE?! Cadence bir Kopya mı?!

    Tanith bir Kopya. Önceden Gary ve bir grup bilim adamının yaptığı üstün bir penguen. Çita kadar hızlı koşabiliyor ve birkaç metre uzakta konuşulanları odaklanarak rahatça duyabiliyor. Üstün beyin güçleriyle o ve geriye kalan 7 kişi her spor dalında mükemmel ve hükümet onları avlıyor...

    O sırada kapı deli gibi yumruklanmaya başladı. Mary , Tanith'e saklanmasını ve eline en yakın bulduğu silahı almasını söyledi. Tanith'in eline ilk geçen bir süpürgeydi. Mary kapıyı açtı ve Cadence içeri daldı. Tanith olduğu yerden fırladı ve yanında gitti.Mary kapıyı hızla kapattı ve Cadence'ın yanına geldi.

    Cadence'ın gözlerinden yaşlar boşanıyordu.
    - Annabeth en yakında sizlerin olduğunu söylemişti. Peşimdeler ve Annabeth , o öldü...

    (Google hesabımla yeniden paylaşıyorum)

    YanıtlaSil
  6. Bölüm 2

    Annabeth öldü. Annabeth öldü. Annabeth öldü.
    Bu sözcükler kafasının içinde dönüp duruyordu. En güçlümüz öldü diye düşündü Mary. Ama nasıl olmuştu? Nasıl Cadence'ı bulmuşlardı? Bu , bu imkansız sayılabilirdi. Ama ... tabii ya ! Dolunay işaretleri. Eğer onları gizlemediyse Cadence'ı bulmak çok kolay olmalıydı. Ama onun 3 numara olduğunu anlamak , bu nasıl mümkün oldu bilemiyordu. O sırada sarsıldığını hissetti. Tanith bağırıyordu;
    -Geldiler!
    Mary;
    -Ne? Kim?
    Cadence koltukta titriyordu ve hep şunu tekrar ediyordu;
    -Benim için geldiler...
    Mary onlara igloonun arka kapısından çıkmalarını söyledi. Tanith biraz itiraz etse de Mary kararlıydı. Eline ekmek bıçağı aldı.Kapıyı açtı ve anında hükümet ajanlarının silahından çıkan bir kurşun gövdesini deldi. Biraz sendeledi. Önemli değildi. Ajana saldırdı. Ajan tek kişiydi. Harika. Tam ajanın boğazına hamle yaparken ajanın hançeri kalbine saplandı ama çok geçti. Gözleri kapanırken ajanın boynundan kan fışkırdığını gördü. Başarmıştı. Gülümsedi ve her şey karardı.

    YanıtlaSil
  7. Cadence hala olayın şokunu atlatamamıştı. Öylesine koşuyorlardı ve arka pencereden Mary'nin ölümünü görmüştü. Tanith'e anlatmak istemişti ama Tanith dinlemiyordu. En sonunda yorulup bir yere oturmaya karar verdiler. Cadence peruğunu çıkardı. Olanları Tanith'e anlatmak zorundaydı. Evet. Dişlerini sıktı ve her şeyi anlattı. Her kısımda Tanith daha da yıkılıyordu. Tanith'in güçlü görünmeye çalıştığını biliyordu.Ama bu çapa pek de işe yaramıyordu.Tanith hayalet görmüş gibi gözüküyordu.Bembeyazdı.Hatta o haliyle pekala kendisi de hayalet olabilirdi. Tanith'i daha fazla üzmemek için konuyu değiştirdi;
    -Uzun bir araştırma sonrasında bütün kopyaları buldum
    Tanith şaşırmış gözüküyordu;
    -Gerçekten mi?
    -Evet.
    Cadence peruğunun içinden katlanmış bir kağıt açtı ve okumaya başladı;
    - 3 numara benim , 4 sensin , 5 numara Rachel adında normal bir kız , 6 numara Dot adında bir hükümet ajanı , 7 ise...
    -Dur bir dakika. Bir kopya hükümet ajanı mı?!
    -Tam olarak hükümet ajanları arasına sızmış ve bize yani yaratıcımız Gary'e bilgi sızdıran bir kopya. Her neyse devam edelim , 7 numara ise...
    Tam o sırada kapı açıldı ve içeri bir hükümet ajanı girdi...

    YanıtlaSil
  8. Bölüm 4

    Gary bilgisayar başında Dot ile iletişimdeydi;
    -Dot , onları buldun mu?
    -Kafe'ye yeni girdim. Hah işte oradalar.
    -Harika seni fark ettiler mi?
    -Evet ve korkmuş gözüküyorlar.
    -Olamaz onları kaçırmamalıyız!
    O sırada bir el ateş sesi geldi. Telefon cızırdadı.
    -Dot sen iyi misin?
    -Ah...

    YanıtlaSil
  9. Bölüm 5

    Dot yakınında oturan hükümet ajanını fark etmemişti. Ona ateş edildiğinde sarsıldı ama bir acı hissetmedi. Sadece bir ılıklık. Sonra hatırladı , sıra onda değildi. Ajana döndü ve onun çoktan ölmüş olduğunu fark etti. Şimdi herkes ona bakıyordu. O sırada büyük ihtimalle Tanith ve Cadence olan iki kopya yanına koştu.
    Cadence;
    -Olamaz sen bir kopyasın!
    Tanith;
    -Sessiz ol herkes bize bakıyor!
    Dot;
    -Konuşma zamanı değil! Ben Dot tamam mı? Zaten kendimi ele verdim şimdi burdan hemen sıvışmamız gerek.
    Telsizi ağzına yaklaştırdı;
    -Gary ben bittim.
    Cızırtılı bir ses;
    -Eğer oradan çıkmazsanız sırayla hepiniz biteceksiniz!
    Dot;
    -Hadi gidelim!
    Arka kapıya koştular. Mutfağı geçtiler ve bir kaç aşçı tarafından sövüldüler ama en sonunda arka kapıya ulaşmayı başardılar. Dot elini kapıya koydu. Derin bir nefes alıp kapıyı açtı ve 6 hükümet ajanı ile burun buruna geldi...

    Yazar olarak alınırsam devamını yazarım.

    YanıtlaSil
  10. “Dostum, iyi misin?” diye bir ses duydum. Tom, tam önümdeydi. Ice Berg’te baygın yatıyordum. Tom, bana elini uzattı ve beni kaldırdı. Tom:
    “N’oldu Jimmy? Seni yerde yatarken buldum.” dedi. Etrafıma baktım. Yağmur yağıyordu. Çok şiddetliydi. Gökyüzü hiç görünmüyordu. Tom’a baktım. Ona:
    “Neler oluyor? Ice Berg’e nasıl geldim?” dedim. Tom, elini yanağına koydu ve neler olduğunu hatırlamaya çalıştı. Hatırladıklarını anlatmaya başladı. Tom:
    “En son bir yengeçle bir kutup ayısının buraya geldiğini görmüştüm, sonrasını hatırlamıyorum.” dedi. Hemen:
    “Onlar Klutzy ve Herbert’ti! Sonunda göründüler!” dedim ve telefonumu alarak EPF’ye ışınlandım. Tom:
    “Jimmy, beni unuttun!!” dedi kendi kendine...

    EPF’ye ışınlandığım an Gary’in yanına gittim. Bu haberi ona iletmek zorundaydım. Gary’e yanaşarak:
    “Gary Gary Gary! Herbert görülmüş!” dedim ve Gary şaşırdı. Biz Protobot ile uğraşırken Herbert’in ortaya çıkması ona garip gelmişti. Gary:
    “Tam olarak nerede göründüğünü biliyor musun Ajan?” dedi. Hemen Ice Berg dedim. Gary düşündü. Acaba Herbert ne planlıyordu.

    Sıradan bir gündü. Evimde kahvemi içiyordum. Ajan telefonum çaldı. Rookie’den bir mesaj gelmişti. Rookie:
    “Yakında Fair Fall partisinin başlayacağını biliyoruz. Herbert ise parti planlanırken ortaya çıktı. Herbert’in partiyi bozmaya çalıştığını düşünüyoruz. Hehehe!” mesajını atmıştı. Bu arada Tom yanıma geliyordu. Tom:
    “Jimmy, senin gizli ajan olduğunu bilenlerin arasında bende varım. Ben ajan değilim, sen ise ajansın! İstediğin yere ışınlanıyorsun, gizli görevlere giriyorsun ama ben ise bunları yapamıyorum! Bende ajan olmak istiyorum Jimmy!” dedi. Bunu dediğini duyunca biraz şaşırdım. Ajan olmayı istemeyen biri beni sanki kıskanıp ajan olmak istiyordu. Ben:
    “Tom, ajan olmak zor iştir. İstemekle ol…” derken Tom sözümü kesip atladı ve:
    “Peki sen nasıl oldun?!” dedi. Ben:
    “Gary beni sürekli izliyordu Tom. Benim ajan olmamı uygun buldu.” dedim. Tom:
    “Beni çabuk teste sok!” dedi. Ben:
    “Ama..” derken Tom:
    “Çabuk beni teste sok!!!!” dedi. Tom’u ilk defa bu kadar sinirli görüyordum…

    YanıtlaSil
  11. Tamam 3ünüzün de hikayeleri güzel 3ünüzü de alıyorum. E mailinizi verin. ;)

    YanıtlaSil
  12. Tamamen unutmuşum, ben okul zamanında bir şey yazamam :( Beni sonra alırsınız.

    YanıtlaSil
  13. Ben hafta içleri de belki girebilirim

    YanıtlaSil
  14. Goggle profilini blogger profiline çevirdim yanlış kişi diye düşünmeyin

    YanıtlaSil
  15. Davet ettim ama kötü haberim kendi sayfanız olmıcak. :( Sitemn bir sürü eksikleri var onları düzeltiyorum. http://clubpenguinhileleri30003.blogspot.com/

    YanıtlaSil
  16. Mavipengu1. Bana gönderdiğin E-postayı aldım, bilgisayarım geldiğinde isteği kabul edeceğim. Yani beni göremeyeceksiniz.

    YanıtlaSil
  17. Bu yorum yazar tarafından silindi.

    YanıtlaSil
  18. Salak salak konuşma! Burda reklam yapmak serbest ne sanıyon kendini?

    YanıtlaSil