Penguenlerin Rüyası: Nerede Hata Yaptım?

Gönderen Adsız

Sonra içeriye girdi. Ve birden kapı kapandı. Penguen çıldırmaya başladı. Etrafta koşuşturup duruyordu. Birden her yer bembeyaz bir ışıkla kaplandı. Penguen çok korkuyordu. Birden bir ekran açıldı yukarıda. Penguen oraya baktı ve şöyle yazılar gördü:
Giriş ID:
Parola:
Bunları bilmiyordu. Ne yapabilirdi ki? Elinden hiçbir şey gelmiyordu. Yalnızca orada öylece bekliyordu. Bundan başka çaresi yoktu. Sonra kapıya doğru koştu ve büyük bir çığlık attı. Ama hiç duyan olmadı. Diğer penguenin uyanmasnı beklemeliydi. Etrafı gezindi penguen. Sonra yerde durran bir cisme çarpıp düştü. Hiçbir şey gözükmediği için onun ne olduğunu anlayamadı. Eliyle onu buldu ve baktığında ne olduğunu anladı. Bu bir el feneriydi. El fenerini açtı ve birden bu el fenerinin beyaz ışığı yok ettiğini anladı. Kapıya yöneldi. Işığı tuttu. Ve kapının üzerinde bir yazı gördü:
Lütfen Uyarılara Dikkat Edin!
* Kesinlikle bilmediğiniz eylemlere karışmayın.
* Bilmediğiniz makinalara dokunmayın.
* Eğer bilgisayarın şifresini bilmiyorsanız etrafta ipucu arayın.
* Şu anda labaratuvarda olduğunuzun farkına varın.
* Ve karışımları dikkatlı oluşturun!...
Bu yazıları okuduktan sonra penguen etrafı gezinmeye başladı. Bilgisayarı açmak için ipucu arıyordu. Ve bir harf buldu. Bir "P" harfi. Bu harfin ne işe yarayacağını bilmiyordu. Ama ipucu olabilir diye eline aldı. Sonra öyle gezinirken P harfi şeklinde bir delik gördü. Elindeki P harfini oraya koydu. Ardından bir kaç ses duydu. Ve tam arkasına bir şey düştü. Arkasını döndü ve yuvarlak bir cisim gördü. Yaklaştı cisme. İncelemeye başladı. İçeriye girdi. 4 tane cansız beden duruyordu karşısında. Neye uğradığını şaşırmıştı. Artık ne yapacağını bilmiyordu. Oracıkta yığılıp bayıldı...
Tekrar uyandığında el feneri yoktu. O gitmişti. Her taraf yine bembeyazdı. Çok korktu ve her tarafta el fenerini aradı ve buldu. Ama şarjı yoktu. Onu nasıl şarj edebilirdi? Yine bu sefer onu şarj etmek için yer aradı. Ama bir şey görmeden şarj yeri aramak zordu. Sonunda pile benzer bir şey buldu ve el fenerine taktı. İşe yaramıştı. Yine her yeri görüyordu. El fenerini kullanarak bir kaç ipucu daha aradı. Ve bir kapak buldu. Kapağı kaldırdı. İçeride bir gizli geçit vardı. İçeriye atladı ve birden kaymaya başladı aşağı doğru. Nereye düşeceğini bilmiyordu. Ama neyse ki aşağı indikçe etraf daha da iyi görünüyordu. Netleşiyordu. Buna sevinirken birden bir kutuya düştü. Ve başını kaldırdı. O sırada karanlıkta karşısında 2 mavi göz gördü. Birden ışıklar açıldı ve onun dev fare olduğunu anladı. Hemen çığlıklar atıp koşmaya başladı. Fare peşinden geliyordu. Burası hem çok büyük hem de çok karışıktı. Fare durmadan sarayev, sarayev deyip duruyordu. Başka hiçbir şey bilmiyordu. Penguen de ne dediğini anlayamamıştı. Birden durdu. Bu bilgisayarın şifresi olabilirdi. Tam bunu buldum derken arkasını döndüğünde karşısında dev fareyi gördü. Dev fare pengueni eline aldı ve yukarı doğru fırlattı. Penguen yukarıdan tekrar farenin tam ağızına düştü.

Devam Edecek...

0 yorum: